
Mevsim başka olsa
yaylalar tercihimiz konaklama da ancak Mevsim şartlarını ve hizmet kalitesini düşününce
Çamlıhemşin konaklamak için doğru adresdi. Şuşe hem konaklamak hem keyifli
vakit geçirmek için birebir. Burada konaklarsak sabaha erken başlayabilir güzel
güneşli havayı sonuna kadar değerlendirebiliriz diye düşündük.
Sabah yöreye yakışır bir
kahvaltı ile güne başladık. Hangi yolların açık ve gidilebilir oldugunun
bilgilerini alarak düştük yollara. Zil kale yolumuzun üzerindeydi. Yapım tarihi
belli olmayan kale bölgede görülesi yerlerden.
Yollar bizi Çat köyüne
kadar götürdü. Yeni yeni uyanmaya başlayan doğa, bahar yaz aylarında ki kadar
olmasa da coşkun akan sular, uzaklarda karlı dağlar... Benim için tam bir şölen.
Her anı içime çekmek her anını hafızama kazımak istiyorum. Çat köyü bu noktada
gidilebilecek son nokta. Papatyalarla kaplanmış yaylada biraz yürüyüş yapmak
her yerde yağış olduğunu bilip, burada yarım kollu tsirtlerle dolaşmak insana
ayrı bir keyif veriyor.
Yol boyu her akan çeşmeden
su doldurdum, her akan sudan eğilip içtim.
Bu bölgeye gelinip aydere
çıkmadan olmaz. Ayder çok kısa sürede fazla turistik olup çıkmış. Yapılaşma diz
boyu, şu halini gördükten
sonra yazın olabilecek kalabalığı
düşünmek bile istemiyorum. Bence hala yetkililerin bu çirkin yapılaşmaya ve düzensizliğe
dur diyebilecekleri bir noktadalar.
Yayla yürüyüşlerine geldiğimizde
günün yorgunlugunu atmak için adet haline getirdiğimiz thermal keyfi bu gelişimizde
de olmazsa olmazımızdı.
Akşam çıtır çıtır yanan şömine
önünde benim için özel yapılan gelin ketesini yerken daha önceki gelişlerimizde
edindiğimiz harika dostlarımızla sohbet ederek geçirdik. Bu arada kete için
tekrar teşekkürler.

Hava güzel vakit
bol...Borçka tarafına kara göle gidelim istedik. Kıvrıla kıvrıla dağlarda, bir
taraf orman, bir taraf gözünün alabildiğine çay bahçeleri, bir taraf bulut
denizi derken epey yükseldik dağlarda. Artık iklim değişti, dağlar karlara
bezendi. Gittiğimiz yere kadar gideriz devam diyip, Bu mevsimde nasıl olur
acaba Karagöl diye düşündük. Maalesef ulaştığımızda milli parkın kapalı olduğunu
görüp dönüş yoluna geçtik.
Bana göre oraya yazın,
buraya kışın gidilir diye kategorize etmeye gerek yok. Her mekanın her mevsim
ayrı bir güzelliği var.
Ksa keyifli doğa ile başbaşa
geçen kısa doğaçlama seyahatimizden artık geriye dönüş vakti gelmişti. Son
gecemizde Rize de konaklayıp sabahına trabzon ve istanbula tekrar dönüş yaptık.
Aklımızda ise her anı unutulmazlar bölümüne geçen anlar kaldı.